Emekli Öğretmenden Hayat Dersi: "Hayal Yerine Elimizdekilerin Kıymetini Bilelim"

Mehmet AYDOĞAN

Son zamanlarda kafamız oldukça karışık. Her taraftan esen karışık fikir rüzgarları kafamızı allak bullak ediyor.

Her şeylerden şüphe ediyoruz ve kendimize soruyoruz. Acaba mutlu muyuz? Acaba duyduklarım doğru mu?

Düşünüyoruz ve kendimize göre kurduğumuz hayallerle, yaptığımız yorumlarla yanlışlıkları düzeltip mutluluk senaryoları üretiyoruz.

 Mesela diyoruz asgari ücret 17 bin lira. Bu parayla nasıl geçinilir? 16 milyonu bulan emeklimiz nasıl mutlu olabilir?

 Keşke Almanya'daki gibi 67 yaşında değil de ülkemizde 40 yaşında ama dolgun maaşla emekli olunabilse.

Mesela devletimiz EYT emeklilerine 17 değil de 77 bin lira maaş verse. Ömrümüzün sonuna kadar şöyle rahat rahat yaşasak iyi olmaz mı?

 Bir başka güncel konu. Ülkemizde son model çeşitli konforlu arabalar göz kamaştırıyor.

İstiyoruz ki yeri otomobilimiz TOGG daha ucuza satlsa. ÖTV falan kaldırılsa. Çoluğumuza çocuğumuza birer tane alsak. Yollar da dört şeritli otoban olsa, bol bol gezsek hatta gönlümüzce her gün yarış yapsak...

İsteklerimiz bu kadarıyla biter mi hiç? Bu sefer de deniz kıyısında villamız, son model yatımız olsun isteriz.

Peki bütün isteklerimiz gerçekleşip doyuma ulaşsak o zaman ne olur acaba?

Vallahi düşünceler dumura uğrayıp iflas eder gibi geliyor bana.

Sevgili dostlar; durum ne olursa olsun, önce sağlıklı düşünebilmek ve yaşayabilmek sonra da elindekilerle yetinebilmek ve şükretmek önemli. Yoksa devamlı karamsarlık içinde ömürler ziyan olur gider. Ben biraz böyle düşünüyorum.

Saygılarımla...

İsmet Ziya

8.8.2025