19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı Basın Açıklaması

Şan ve şereflerle dolu tarihimizin önemli dönüm noktalarından, ulusal bağımsızlığımızın temellerinin atıldığı 19 Mayıs 1919’un 92. yıldönümü kutlu olsun.
Ali ARICI Ali ARICI

Sömürgeci güçlerin aziz vatanımızı paylaşma emelleriyle giriştikleri işgal ve istila planlarına karşı 16 Mayıs 1919 tarihinde İstanbul’dan hareket eden Bandırma Vapuru’nun taşıdığı Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki milli mücadele kahramanları, 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a çıkarak milli mücadeleyi başlatmıştırlar. Gazi Mustafa Kemal’in “doğum günüm” diye nitelendirdiği bu gün, “Ya istiklal ya ölüm!” parolasıyla tam bağımsızlığa kilitlenen Türk Milleti’nin de yeniden doğduğu bir milat olarak Türk tarihine altın harflerle işlenmiştir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Samsun’dan harekete geçen bu milli direniş, kısa sürede tüm vatan sathına yayılarak kutlu bir şahlanışa dönüşmüş, Türk milletinin binlerce yıllık tarihinde olduğu gibi hiçbir zaman esaret altında yaşayamayacağını tüm dünyaya duyurmuştur.

19 Mayıs 1919’ta harekete geçen milli ruh, aynı zamanda Türk milletinin tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak kişi egemenliğinden millet egemenliğine geçiş sürecini başlatmıştır. Buna bağlı olarak girişilen hürriyet davası sadece askeri bir başarı olarak kalmamış, insanımıza milli bilinç, milli kimlik ve Türk olma gururunu da aşılayan bir ülkü olmuştur.

Samsun’dan başlayarak Anadolu’nun dört bir yanına yayılan bu kahramanlık ruhu, vatan topraklarımıza ve varlığımıza göz dikenlerin ebediyen unutamayacakları bir ders almalarını sağlamıştır.

Türk milletinin azim ve kararlılığı sayesinde kazanılan zafer, ülkemiz üzerinde hâkimiyet emelleri olan Batılı devletlerin paylaşım planlarını suya düşürmüş, “Haçlı Ruhu” ile hareket eden ve insan hayatına kast etmeyi ‘medeniyet’ olarak tanımlayan sakat bir anlayışı tarihin karanlık dehlizlerine hapsetmiştir.

TBMM’nin kuruluş yıllarında Gazi Mustafa Kemal Atatürk; “Milletin bağrından temiz bir kuşak yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkada kalmayacak” diyerek Türk gençliğe olan güvenini belirtmiş, “Benim Türk milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de, sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz” diyerek de onlara ideallerini, varlık amaçlarını aşılamıştır. Bu amaçla Atatürk, bağımsızlık ateşinin yakıldığı 19 Mayıs’ı gençliğimize ”Gençlik ve Spor Bayramı” olarak armağan etmiştir.

Ancak; Mustafa Kemal’in ülkenin yarınlarını emanet ettiği gençlerimiz, bugün büyük sorunlarla karşı karşıyadır. Türk gençliği şahsi sorunlarıyla boğuşmaktan ülke sorunlarıyla yeterince ilgilenememekte ve ideallerinin peşinden koşamamaktadır.

Bilhassa üniversite eğitimlerini almakta olan gençlerimiz birçok sorunla mücadele etmektedir. Üniversiteye girebilmek için sınav kaygısı ve stresiyle büyüyen gençler, üniversiteyi kazandıklarında; maddi yetersizlik, sosyal tesislerin azlığı, kısıtlı yurt imkanı ve eğitimci kadro eksikliği gibi önemli sorunlarla karşılaşmaktadırlar. Tüm bu zor şartlarda uzun ve yorucu eğitim sürecini tamamlayan gençlerimiz mezun olduktan sonra da işsizlik kâbusunu yaşamaktadırlar.

Üniversite eğitimlerini tamamlayan bireylerin kendilerine uygun alanlarda istihdam edilememesi ve diplomalı işsiz sayısının giderek artması, toplumumuzun geldiği nokta ve ülkemizin geleceği açısından endişe vermektedir.

Gençliğimiz içerisinde azımsanmayacak bir oranda olan engelli arkadaşlarımızın karşılaştıkları sorunlar da her geçen gün artarak devam etmektedir. Engelli gençlerimiz için yapılması gereken uygulamaların es geçilmesi, toplum nezdinde konuya gereken ilginin gösterilmemesi ve sivil toplum örgütlerinin sorunla alakalı yeterli çalışma yapmamaları, engelli gençlerimizin sorunlarını daha da derinleştirmektedir.

Öte yandan gençliğimizi tehdit eden unsurların başında gelen ‘yozlaşma’ sorunu başta gençlik olmak üzere tüm toplumumuza sirayet etmiş durumdadır. Medyanın yapmış olduğu yayınlar, sivil toplum örgütlerinin konu hakkındaki sessizlikleri, devlet kurumlarının çözüm üretecekleri yerde yeni sorunlar üretmeleri, gençlerimizi yozlaşma sürecinin figüranı yapmaktadır.

İçinde bulunulan buhran hali ve belirsizlik gençliğimizi kötü alışkanlıkların pençesine düşürmekte, bu durum gençliğimize verdiği zararla kalmayıp toplum ve aile yapımızı da yıpratmakta, milletimizi içten kemirmektedir.

Genç nüfusu oldukça kalabalık olan ülkemiz, gençliğin enerjisini ülkemizin aydınlık geleceğinin inşası için kullanmak istiyorsa, gençliğin sosyo-kültürel olarak gelişimini sağlayacağı ortamı yaratması gerekmektedir. Aksi taktirde kişisel gelişimini tamamlayamamış, eğitim düzeyi yetersiz, gelecekten ümitsiz bir gençlik, ülkemizin gelişimine değil felaketine yol açabilecek bir etkendir. Bu nedenle gençliğin önündeki engeller kaldırılmalı, söz konusu sorunlar bir an önce giderilmelidir.

Ülkemizde okuyan-okumayan, çalışan-işsiz ve engelli gençliğin sorunlarını masaya yatıran ve bu doğrultuda çözümler üreten mekanizmalara ihtiyaç vardır. Sivil toplum örgütlerinin, medyanın ve ilgili devlet kurumlarının gençliğin sorunlarını net bir şekilde görüp, iyi niyetli çabalarla çözüm üretmeleri, hızlı bir iyileştirme sürecini başlatmış olacaktır.

Tüm bu olumsuzluklara rağmen, Türk gençliğinin ülkemizi 2023’te ‘Lider Ülke Türkiye’ hedefine ulaştıracağına dair hiçbir şüphemiz yoktur. Gençlerimiz, içerisinde bulunduğumuz bu karanlık dönemi, aklın ve bilimin rehberliğinde aşacak, milli ve manevi değerlerini koruyarak, aydınlık yarınlarımızın mimarları olacaklardır.

Ülkü Ocakları olarak gençliğimizin içinde bulunmuş olduğu sorunları net bir şekilde görmekte ve bu sorunların aşılması için çabalamaktayız. Bireylerin ‘ben’ demeden önce ‘biz’ demeyi öğrendikleri Ülkü Ocakları kurumu, Türk gençliğinin hizmetinde ve bu gençliğin yetiştirilmesi hususunda öncü kuvvet olmaktadır. Taşıdığı misyon gereği milli hassasiyetleri yüksek, alanlarında başarılı, çevrelerinde örnek gösterilen bireyleri topluma kazandırıp, ülke geleceğini onurlandırmak isteyen Ülkücü Hareket, gençliğimizin karşılaşmış olduğu zorluklara karşı çözüm üreten ve bu doğrultuda gençlerimizi Türk-İslam ülküsü yolunda yetiştiren müstesna bir kurumdur.

Milli devlet yapımızı sarsmak, gençlerimizi illegal yapılanmaların tuzağına düşürmek, ülkemizi karanlık geleceklere sevk etmek isteyenlere karşı Ülkü Ocakları’nın kararlı duruşu değişmeyecektir.

Ülkücü gençlik bu noktada, “muhtaç olduğu kudretin damarlarındaki asil kanda olduğu” bilinciyle üzerine düşen görevi yapmaya, vatanına ve tüm değerlerine sahip çıkmaya, toprakları ve millet fertleri üzerinde kurulan tezgâhları bozarak devletini aydınlığa kavuşturmaya kararlıdır.

Ülkü Ocakları, tarihi sorumlulukları, milli anlayışı ve var oluş gayesi gereği, düşlenen gençliği yetiştirme konusunda samimi gayretlerini sürdürecek, 19 Mayısların verdiği iletiyi milletine ulaştırma konusunda fedakar mücadelesine devam edecektir.

Bu duygu ve düşüncelerle, bağımsızlık aşkıyla, vatanımızın birliği ve bütünlüğü uğruna başlatılan istiklal mücadelemizin 92. yıldönümünde Türk milletinin ve geleceğinin teminatı olan gençlerin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor; başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere gazilerimizi ve şehitlerimizi şükranla, minnetle ve rahmetle anıyoruz.

ALİFUATPAŞA ÜLKÜ OCAĞI

#

GENEL BİLGİLER

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve Otobüs Saatleri

Geyve - Adapazarı, Adapazrı Geyve Otobüs sefer tarifesi. Geyve otobüsü kaçta kalkıyor? Adapazarından son Geyve Otobüsü, Sefer tarifesi, geyve koop otobüs